Casino hire kent. Online casino payment processors.

TÜRKİYE KENTLERİNDE MÜLKİYET BİÇİMİ VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK Türkiye kentlerinde oluşmuş ve oluşmakta olan yaşam çevreleri ile kentsel topraktaki mülkiyet biçimi arasında güçlü bir bağ vardır. Bu bağ nedeniyle, Türkiye kentlerinde yaşanan pek çok sorunun özünde, kent toprağının mülkiyet biçimi ve bu toprakların kentsel arsaya dönüşümüne ilişkin politikaların, kurumsal yapının ve benimsenen uygulama pratiğinin yetersizliği bulunur (Özdemir, vd. 1998). Bu bağlamda Türkiye kentlerindeki kentsel toprakların mülkiyet yapısının, sürdürülebilir kentleşme açısından incelenebilmesi için öncelikle, tarihsel süreç içerisinde yaşanan toplumsal, siyasal ve hukuksal değişimin getirdiği mülkiyet ve kullanım biçiminin tespit edilmesi gerekir Türkiye Kentlerinde Mülkiyet Biçimi Üzerine Genel Açılım Türkiye de 2000 li yıllar itibariyle taşınmaz mal piyasasının devletçe düzenlenmesi ve denetlenmesine ilişkin yasal ve kurumsal düzenlemelerin yetkinliğini öne sürmek kolay değildir. Ancak taşınmaz bir servet ve sermaye olan toprağı akışkan, elden ele geçen bir ekonomik değere dönüştürmek, değer üreten mekanizmaya katmak, Türk Medeni Kanunu'nda olanaklı kılınır (Tekeli, 1982). Bu nedenle, bu ilişki ve değişimin belirli dönemleri kapsayan tarihsel gelişimi, imar kurumu ile birlikte incelenmek durumundadır. Bu inceleme, sürdürülebilir kentsel gelişme, kent planlaması ve kent toprakları üzerindeki mülkiyetin niteliği konularının Türkiye nin 2000 li yıllardaki ve gelecekteki sürdürülebilir kentleşme ile bağının saptanmasında yardımcı olabilir. Öyleyse tez konusunun alan çalışmasında yerleştirilebilmesi için önce genel çerçevede Türkiye de kentleşme süreci içinde biçimlenen mülkiyet yapısına, bundaki dönüşümlere, bu dönüşümlerin kentleşmeye getirilerine bakmakta yarar vardır. 55 Tarihsel Perspektif İçerisinde Türkiye de Kentleşme ve Mülkiyet Türkiye de kentsel topraklardaki mülkiyet biçiminin tarihsel süreci 3 bölümde açıklanabilir. Osmanlı İmparatorluğu dönemi, Cumhuriyet in başlangıç yılları ve 1950 lerden 2000 li yıllara kadar uzanan süreç. Bu şekilde bir sınıflama yapılmasının nedeni bu dönemlerde yaşanan, önemli sosyoekonomik değişimlerin ve yeni ekonomik politikaların mülkiyet kavramında meydana getirdiği farklılaşmalardır.