Neyine casino. Trafik yazılısı uygun oyun alanları.

Neyine casino. ”İmtiyazsız, sınıfsız kaynaşmış bir kitleyiz.” Kentli laiklerin pop versiyonu ile coştukları 10. yıl marşının bu mısrası, hakim ideolojinin mottolarından birisidir. Gerçi orada kastedilen ”hür ve eşit bir toplum” değil ”ideolojik tornadan geçmiş, aynı dogmaları benimsemiş, tek renkli” insan topluluğudur ama, olsun. Bir an için ”imtiyazsız” kelimesinin gerçek manasıyla kullanıldığını düşünelim. Sabah ”laiklik elden gidiyor” diyerek yataktan kalkıp akşam ”cumhuriyet kazanımları tehlikede” diyerek yatan laik seçkinler gerçekten imtiyazsız olmayı istiyorlar mı acaba? Yani ”tek doğru” kabul ettikleri ideolojilerinin dışında fikirleri olan insanlarla eşit haklara sahip olmayı, hayat tarzları onlardan farklı ailelerle aynı caddeyi, lokantayı paylaşmayı kabul ediyorlar mı? *** ”Göbeğini kaşıyan, uzun kollu, kısa bacaklı, kıllı, bidon kafalı ayak takımı.” Bu ne böyle demeyin! AK Parti'ye oy veren, yani kendileri gibi olmayan 16 küsur milyon insana, seçkinci zümrenin layık gördüğü sıfatlar bunlar. Yazılarında, TV programlarında bu insanlara fütursuzca hakaret edebilen, birlikte yaşamayı ”kendi tarif ettikleri biçimde yaşama” zanneden bu ”tepeden bakan” zümre, şimdi ”uzlaşalım” diyor. ”Demokrasi uzlaşma rejimidir” tarzı oksimoronlar mugalatadan başka bir şey değildir. Demokrasi uzlaşma değil, farklılıkları kabul etme ve tahammül gösterme rejimidir. Ve kanunlar önünde her yurttaşın eşit hakka sahip olduğunu, en önemli hakkın da ”seçme hakkı” olduğunu, ”ama” demeden kabul etme rejimidir. *** Yazının başlığındaki cümle, ”Üniversiteli Kadınlar Derneği”nin toplantısında sarf edilmiş bir söz.